Bu Izdırabın Panzehiri
Bu ızdırabın panzehiri yok
Dertli sokak, martı ötmüyor
Geceler kollarımda ölüyor
Ben ona aşık, o başkasına
Mutlular ve öldürüyor bu beni usulca
Bi' jilet havuzunda olimpik yüzücüyüm
Uzaktan lunapark yakından üzücüyüm
Gün battı, güneşsiz derdimi sakladım
Sokağın omzunda sabaha kadar ağladım
Hiç kimse bulamasın, gizlesin beni diye
Aşkın kapısında geceyi sabaha bağladım
Kederimin derdine derdimi emanet etmeye kıyamadım
Yaramı dağladım
Bu gece her şeyin bittiği yerdeyim
Tükenmiş bir aşkın yanık göğsündeyim
Bu eski bi duygu ve ondan korkmuyorum
Buldu beni bi boş şişede, ağlıyorum
Kahveler, köprü altı, Kurtuluş, sokaklar
İStanbul eroin, şırıngada anılar
Beyoğlu'nda bi kaldırımda çöp gibiyim
Biri beni süpürene kadar hapisteyim
Ada vapuru sisin içinde kaybolur
Sirenler, seslerin telaşı bi an durur
Seni yaşarım, göğe bir selam çakarım
Hiçbir şeyindim, bu bilgi her şeyin cevabı
Sana gelmiştim aniden, elimde bir resim
Sen vardın, yosunlu üzgün deniz gibiydin
Kapılar ardından birkaç cümle kurmuştun
Kilit sesleri hayatımın fonu olmuştu
ŞImdi yok hiçbir şey uğruna üzülecek
Hepsini tükettim, toprağa gömülecek
Yansın dünya um'rumda değil
Herkes görsün, cenazem bu benim
[Verse 1]
No antidote for this pain
Troubled street, seagull doesn’t squawk
The nights are dying in my arms
I love him, he loves another one
They are happy and this is killing me slowly
I’m an Olympic swimmer in a razorblade pool
From a distance an amusement park, I’m pathetic close by
The sun has set down, I hid my sunless suffering
I cried on the street’s shoulder until morning
For no one to find me, to be concealed
I bound the night to the morning at love’s gate
Didn’t have the heart to commend my troubles to my sorrows
I cauterized my wounds
Tonight I am at where it all ends up
I’m on the scorched bosom of an exhausted love
That’s an ancient sensation, I’m not scared
It found me in this empty bottle so I’m crying
[Instrumental]
[Verse 2]
Coffeehouses, Köprualti, Kurtulus, the streets
Istanbul is heroin, memories in the syringe
I’m like trash on some pavement in Beyoglu
I’m boxed up till someone comes up & swipes
The island ferry is lost as you do in my fog
Sirens, the racket of sounds hush for a moment
I draw a breath of you, I salute the sky
I was your nothing, that’s the answer to everything
I came to you out of the blue, a painting in my hand
Indeed you were, you were like the sad mossy sea
You said a few sentences behind the doors
Lock sounds were the theme song for my life
Now there’s nothing to fret after
I consumed all, it’ll be buried under
Let the world burn, I don’t care
Let everyone see, that’s my funeral